29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMININ 96. YILDÖNÜMÜ YEŞİLLİ’DE COŞKUYLA KUTLANDI
Bugün, Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 96. yıldönümünü büyük bir sevinç ve gururla kutlamanın heyecanını yaşıyoruz.
Bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını, eşsiz fedakârlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla anıyoruz.
Milletçe birlik ve beraberliğimizin büyük bir coşkuyla tezahür ettiği bugün, Devletimizin var olması için, güçlü olması için ortak değerlerimiz etrafında her zamankinden daha güçlü bir şekilde kenetlenme günüdür.
Bugün, bizi biz yapan yüksek değerlerimizi daha gür bir sesle haykıracağız. Geçmişte olduğu gibi bugün de tek yürek halinde, tek vücut olarak, tek bayrak, tek millet, tek vatan diyerek, bunlardan zerre taviz vermeden, el ele, gönül gönüle geleceğe daha bir güvenle bakacağız.
Bu aziz millet binlerce yıllık tarihinden miras aldığı merhamet, adalet ve hoşgörü kültürünün en büyük varisi olduğunu, Dini ve Milli değerlerimizin, örf ve adetlerimizin özenle yaşatıldığını ve nesilden nesile aktarmanın ne denli önemli olduğunu bugün birkez daha tüm dünyaya göstermiştir...
Bu son derece anlamlı, vakur ve asil duruşumuzla, kardeş kavgası çıkarmak için beyhude bir çaba içinde olan şer ve nifak odaklarına da bir kere daha en güzel cevabı vermiş olacağız.
Daha çok yakın bir zamanda, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarımız bizi biz yapan değerlerin hala dipdiri olduğunu dost düşman herkese göstermiştir. Malazgirt’te, Kosova’da, Mohaç’ta, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, Kıbrıs’ta, Fırat Kalkanı’nda, Barış Pınarı’nda ve daha nice zaferlerimiz de küffarın zihninde Osmanlı’yı Selçuklu’yu ve en nihayetinde bizleri Büyük Türk Milleti olarak halen dipdiri tutmaktadır…
Arkadaşlar, Bizler farklı dil, inanç ve kültürleri bir arada yaşatan, bizi birbirimize sarsılmaz bağlarla bağlayan, gönüllerimizi kaynaştıran, büyük bir adalet ve barış medeniyetinin mirasçılarıyız. Biz Devletin yaşamasını insanının yaşamasına bağlayan, “insanı yaşat ki devlet de yaşasın” diyen bir kültürün varisleriyiz.
Dahası, en zor şartlara ve bütün imkânsızlıklara rağmen, hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmayan, bağımsızlığından asla taviz vermeyen, inanç ve kararlılıkla sürdürdüğü İstiklal mücadelesini Acı Hatıralarla dolu 1910 Balkan savaşlarından, 1922’ye kadar 10 küsür Yıl onca yokluğa, kıtlığa ve imkânsızlığa rağmen, bitmeyen azmiyle, tükenmeyen ümidiyle ve Kalbindeki İmanıyla zaferle sonuçlandıran bir milletiz.
Etrafımızda yaşanan bütün olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye Cumhuriyeti bugün, demokratik gelişme ve ekonomik kalkınmasını birlikte sağlayarak, bölgesine istikrar ve refah ihraç eden ve bölgesinde ki mazlum milletlerin sığınacağı bir liman ülke haline gelmiştir.
Bugün Suriye topraklarında askerlerimizin oradaki Müslüman kardeşlerimizle omuz omuza Türk topraklarına kastetmiş her türden terör örgütüne karşı verdikleri mücadele tarihlerin kaydedeceği bir şanlı bir vatan savunmasıdır.
Milletçe, bu güven ve istikrar ortamını koruyarak birlik ve bütünlüğümüze, huzurumuza, barışımıza ve kardeşliğimize sahip çıkmaya, Cumhuriyetimizin temel değerlerini her türlü sosyal ve siyasi tartışmanın üzerinde tutmaya mecburuz ve devam edeceğiz.
Bizi müreffeh ve aydınlık geleceğimize taşıyan bu inançla, ülkemizin ve Yeşillili hemşerilerimin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.
Bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Erzurum Kongresinin, Amasya Kongresinin, Sivas Kongresinin, Temsilciler Meclisinin ve Kahraman, Mücahid ve muzaffer 1.TBMM üyelerinin de olmak üzere,
İstiklal Mücadelemizin bütün isimsiz kahramanlarını, eşsiz fedakârlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla anıyor, sizleri saygı ve muhabbetle selamlıyorum.”
